21 Kasım 2011 Pazartesi


 

 
 
 

 

Hastalarınızı  ne kadar anlayabiliyorsunuz ve onların sizi anlayabilme olgusu.Bence başımıza hastalık gelmeden de bu olguyu her insanın kendini ve çevresinin anlama olgusunu test etmelidir diye düşünüyorum.Başımıza gelen herhangi bir olay karşısında tutumumuz davranış analizimizi sağlıklı yapamayabiliriz veya zaman alabilir.Hele bizim gibi bir durum söz konusu olduğunda ise ne zamanı geriye alabilme şansımız nede hasta bakışında düzeltebilme şansımız olabilir.

Bütün beyin anabilmine baktığınız zaman herhengi tramvadan tutunda cerrahi mudahaleye kadar hastaların piskolojileri ve fiziksel yan etkileri bize göstermiştir ki karakter değişikliliğini.Bunun bilincinde olmadığınız zaman işte o zaman derim ki kaybetmeye mahkumsunuz.

Hastanızı mümkün olduğunca stresli ortamdan uzak tutucaksınız.Ona gereksiz polemiklerden kacınmalısınız sizin için normal gelen onun için aşırı stres yüklemesi olabilir.Bu bağ anlamda önce kendinizin sonra hastanızın ne anladığınız olgusunun analizini ve sonucu çıkartmakla kalmayıp çıkan sonucun sağlamasınıda yapmalısınız.Belki empati yeteneğim var diyeceksiniz daha doğrusu var olduğunu sanacaksınız işte bu metodla bunun denkleminide kurmuş olursunuz.

   Yalçın tedavisinin yanında pisikolojik destek te aldı .Faydası oldumu ?Terapi alnında hayır olmadı antideprasan ilaçlarla bir nebze stres yükü hafifledi.Bu arada aldığınız ilaçların sadece endikasyonlarına ve yan etkilerini değil berabaerinde farmakolojik özelliklerinede bakın.Mesala bizim pskytr.miz SEROQUEL vermişti ilacın yan etkilerine baktığımda beyin ödemi,ellerde titreme vs.. vardı.Biz zaten kordexsa içiyorduk ödem giderici birde beyin kanamsından sonra kalan ellerde titreme ,sonuç olarak tedaviyi yaparken bir yandanda bozabilirsiniz bilinçsiz ilaç tüketimiyle.Malesef burda vurgulamak istediğim hastanızı sadece dr.lara değil berabaerinde sizde kontrol altında tutmakla hükümlüsünüz.
    Hasta yakını olmak çok göreeceli ve çok ağır yükler ve sorumluluklar taşır.Ona sadece ilgi ,alaka ,fiziksel ihtiyaçlarını karşılamak sizi eksik hasta yakını yapmaktan öteye gidemez.Hasta yakını olmak onun her türlü haliyle yanında olmak onu kabullenmek,umudunuzu ,ümidinizi,pozitif elektiriğinizi yollamak ve en güçlü ilaç olan DUA larınızı sunmak bunlarla bereaber yukarıda saydığım sağlamalı rehabilite edilmiş hayat sunmak.Lütfen hastalrınızın farkındalığına vararak farkındalık gösterin.Yalçın ın onklj.uzmanı OĞUZ ÇETİNAYAK demiştiki her onkolojı hastası pamuk sekeri gibidir özen ister eritmeyin sakın.Daha sonra paylaşacağım organik beslenme ,sıkı bir yemek listesi, ketojenik diyet ve asıl önemli ve şu zamanda nerdese imkansız olan temiz havada yaşam sunmak.
    HZ. MEVLANA'NIN sözü ile bitirmek isterim:
      


Mevlanadan Altın Öğütler Yolumdaysan başım feda yoluna, ama bilki seninde başını isterim yoluma..! Kahır kapris gelecekse senden amenna, ama ayağına diken batarsa yolumda ah edip vahlanma..! Aşk bilek gücü değil yürektir; Yüreğin yetmiyorsa düşme yollara

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder